İnsan vücudu her 7 yılda bir kendini tamamen yenileyebilir mi? Bilim yeni bir cevap verdi

İnsan vücudundaki hücrelerin her 7 yılda bir tamamen yenilendiği yönündeki yaygın inanışın bilimsel olarak doğru olmadığı ortaya çıktı. Araştırmalar, bu sürecin çok daha karmaşık olduğunu gösteriyor. IFL Science’ın haberine göre, bilim insanları hücrelerin 7 yılda tamamen yenilendiği efsanesini çürüttü.

2005 yılında gerçekleştirilen bir bilimsel araştırma, vücuttaki hücrelerin her 7 yılda bir yenilendiği fikrini gündeme getirdi. Hücrelerin yaşını belirlemek için geliştirilen yeni bir teknikle yapılan araştırmada, Karolinska Enstitüsü’nden kök hücre uzmanı Jonas Friesen, yetişkin insan hücrelerinin ortalama yaşının 7 ila 10 yıl arasında değişebileceğini ileri sürdü.

Çağdaş bilim insanları, vücuttaki tüm hücrelerin aynı yapıya sahip olup aynı işlevleri yerine getirmesi durumunda, bu hücrelerin eş zamanlı olarak yenilendiğinden söz edilebileceğini belirtiyor. Ancak, insan vücudunda farklı hücre tiplerinin bulunması ve her birinin kendine özgü yenilenme döngüsüne sahip olması, bu sürecin daha karmaşık olduğunu gösteriyor.

Mide zarını döşeyen hücreler, agresif mide ortamına maruz kaldıkları için her 2-3 günde bir yenilenir. Sindirim sistemi hücreleri ise biraz daha uzun süre hayatta kalır ve 4-5 günde bir yenilenir. Bu hücreler, vücudun her gün yaklaşık 300 milyar hücre kaybettiği hücresel yenilenme sürecinin önemli bir kısmını oluşturur. Eritrositler (kırmızı kan hücreleri) ise yaklaşık 120 gün boyunca görev yapar. Sinir sisteminin temel yapı taşları olan nöronlar ise, hasar almadıkları sürece yaşam boyu varlıklarını sürdürebilir.

Related Posts

Yaşla birlikte gelen tehlike! Bu 5 sinyal beyninizin yardım çığlığı olabilir

Yaş ilerledikçe artan unutkanlıklar bir süre sonra kişinin yaşamında yol açtığı olumsuz sonuçlarla, hayatın her alanını etkilemeye başlıyor. Uz. Dr. Özden Yener Çakmak, unutkanlığa karşı alınabilecek önlemler hakkında bilgi verdi.

20’li yaşlarda kanser tehlikesi: Bu belirtileri göz ardı etmeyin

Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Melih Şimşek, son yıllarda genç yaş grubunda meme, kolorektal, pankreas ve testis kanseri vakalarının arttığını belirtti. Özellikle ailede kanser öyküsü bulunan bireylerde, tarama ve kontrol süreçlerinin erken yaşta başlaması gerektiğini vurgulayan uzman, düzenli takiplerin hayat kurtardığını söyledi.

Covid ders oldu, pandemi anlaşması imzalandı

Dünya üzerindeki hemen her ülkeden temsilcilerin DSÖ için bir araya geldiği bu hafta Cenevre’de, büyük bütçe kesintileri gündemde değerlendirilirken ve COVID-19 düzeyindeki sağlık tehditleriyle mücadele anlaşması üç yıllık müzakerelerin ardından küresel liderler tarafından kabul edildi.

Yapay zeka, yüzde 90’a yakın başarıyla kanseri erken teşhis etti

Sağlık Bakanlığı, “Yapay Zeka Destekli Ulusal Tarama Mamografisi Raporlama Sistemi” ile bir yılda bir milyonu aşkın görüntünün incelendiğini ve kanserin erken teşhisinde yüzde 90’a yakın başarı sağlandığını bildirdi.

Kalp krizi ve felç riski tek bir aşıyla azalıyor: Bilim insanları açıkladı

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinden Prof. Dr. Cüneyt Koçaş, zona aşısının enfeksiyon kaynaklı damar tahribatını önleyerek kalp sağlığını koruyabileceğini bildirdi.

Uzmanı uyardı: ‘Kanser tedavisinde bitkisel kürlere dikkat’

Bilimsel dayanağı olmayan ürünlerin hastalara zarar verebileceğine dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Cengiz Akosman, “Bazı bitkisel kürler karaciğer enzimlerini etkileyerek ilaçların metabolizmasını değiştirebilir, hatta bazı vakalarda hayati riskler oluşturabilmektedir. Bugüne kadar bitkisel kürlerin kanseri tedavi ettiğine dair bilimsel olarak kanıtlanmış hiçbir klinik veri bulunmamaktadır. Bitkisel ürünler yanlış zamanda ve dozda kullanıldığında faydadan çok zarar getirebilir. Bu nedenle onkoloji hekimiyle iş birliği içinde olunması hayati önem taşır” dedi.